BİLİNMEYEN NO; 19

VÜCUT YALAN İSTEMEZ 

ELE VERİR..

(DOĞRUCULAR KÖYÜ)

  Bu gün yazıma bir bilmeceyle başlayacağım; ve eveet soruyorum hazır mısınız?
  Bir yolcu, yol üzerinde iki farklı köye uzanan bir yol ayrımına gelir. Bir köyde, insanlar daima yalana söylemektedir (yalancılar köyü), diğer köyde ise insanlar daima doğruyu söylemektedirler (doğal olarak, doğrucular köyü).
  Yolcu, herkesin daima doğru söylediği köyde bir iş yapmak zorundadır..     Köylerden birinde yaşayan bir adam, köylere giden yol ayrımının (çatalın) tam ortasında durmaktadır (resi aşağıda) ama hangi köyde yaşadığına dair kesin bir işaret yoktur (doğrucu mu, yalancı mı?).
  Yolcu adama yaklaşır tek bir soru sorar. (önce bi ödü patlar, resme baksana..)

(BİLMECEDE SORU SORULAN KÖYLÜ,
ARKADAKİ AZ SONRA SORUYU SORACAK

Adamın cevabından, hangi yolu izleyeceğini bilir ve doğrucular köyüne giden yola girer.
  Yolcu ne sormuştur da yol ayrımında bekleyen bu doğrucu mu, yalancı mı olduğu belli olmayan adamdan doğru cevabı yani doğrucuların köyüne giden yolu alabilmiştir..

(YALANÇILAR KÖYÜ)

  Evet cevabımıza geçmeden önce belirmeliyim ki yalanla ilgili uzun uzadıya söylev verecek değilim. 
  Yalan genel olarak toplum ve dinler açısından kötü olarak tarif edilse de genel ahlak anlayışı ya da etik kavramı içinde tartışmalı bir yere sahiptir zira bir kişinin hayatını kurtarmak üzere söylenen yalanın kötü olarak değerlendirilmesi zordur..
  Yalnız burada benim şahsi fikrime gelecek olursak; 'İnsan, içinde biriken tüm olumsuz durumlardan (veya enerji diyelim) kendini soyutlayabildiği ölçüde özgür ve kendisi kalabilir' derim..
   Üzerinizde yük olarak kalabilecek tüm negatif durumlardan kaçınmak asıl amacımız olan içimizdeki asıl, daha yaratıcı, bizden daha güçlü ve üstün asıl ben'imize ulaşmak içindir..

(YALAN ÜZERİNİZDE BİR AĞIRLIK OLUŞTURUR)

  Dolayısıyla sevgili arkadaşlar yalan kavramıyla ilgili olarak son söz için, bu aralar  favori yazarlarımdan olan Laurent Gounelle' in de sözlerine sonuna kadar katılırım derim; Yalan söylemek zaten başlı başına kötüdür' diyor yazar; 
   ''Kişinin kendi içinde biriken olumsuz bir enerji üretmesine sebep olur..''
  Yalan söylemenin hastalıklı ve yük bindiren, özgürlüğümüzü kısıtlayıcı (hatta yok edici) özelliği hakkında hemfikir olduğumuza göre asıl anlatmak istediğim konuya gelelim; yalanın fiziksel belirtileri.

(BAZEN GERÇEĞİ SAKLAMAK İYİDİR)

  Bu konuda hepimiz bölük pörçük bir kaç bilgiye sahibizdir ama her yararlı bilginin başına gelen bununda başına gelir zamanla; unuturuz. o halde şimdi hatırlamanın tam  sırası; bakalım yanınızdaki size yalan mı söylüyor?
  1. Yalan söyleyen kişinin elleriyle yaptığı jestler azalır. (kontrol el hareketini önlemek için cebine sokar, üzerine oturur veya biriyle diğerini tutabilir)
 2. Elini yüzüne götürme ve yüz çevresine değdirme saysı artar. (ağzı örtmek ve burna değmek jestlerinde adeta patlama olur)

(YALAN SÖYLEMİŞ BÜYÜK İNSAN VE SONUÇLARI)

  Çocuklar yalan söylerken ağızlarını kapatırlar. 
  Yalan söyleyenin kan basıncı kalp atım sayısı artar. ter bezi fazla çalışır, ve burun kaşınır (pinokyo sendromu)

(YALAN SÖYLEMEZSEN DÜNYA AHA BÖYLE OLUR)

  3. Beden hareketlerinde belirgin bir artış olur. (otururken sık sık pozisyon değiştirir; bu keşke başka yerde olsaydım duygusudur)
   4. El jestleri azalırken el sallama hareketinde artış görülür. (elini silkme sık görülür)

(YUNUS DOĞRUYU SÖYLÜYOR, AKSİ HALDE GÖZLERİNİ KAÇIRIRDI)

  5. Yüz ifadesi (daha çok yüzünü kontrole odaklandığı için) büyük çoğunlukla normale yakındır. Fakat sık sık konuştuğu kişiden gözlerini kaçırır ve göz bebekleri nispeten büyümüştür (ne kötü şeymiş yalan ya!)
  Bu belirtilerden bir ya da genel olarak hepsini birden gördüğünüz anda (kaçın) karşınızdakine direk yalançı yaftasını yapıştırabilirsiniz, hiç sakınca yok ama önce hayatınızı kurtarmak için mi yalan söylüyor ona bir bakın hele dermişim..

(BAZILARININ YALAN SÖYLEMEKTEN BAŞI DÖNER)

   Hikayemizdeki bilmecenin cevabına gelecek olursak, onuda cevabını yarın vereceğim sevgili arkadaşlar diyerek sizi gıcık etmek isterdim fakat (hadi iyisiniz) öyle yapmayacağım;
  Cevap; 
   'Köyüne hangi yoldan gidiliyor?' 
   şeklinde olabilecek en basit cümlelerden biriydi. (bilemediniiz :P)

(HEP DOĞRU SÖYLEYEN 2 İNSAN)

  
  Unutmayın doğruyu söyleyenlerin köyüne gitmesi gerekiyordu. Eğer adam doğruyu söylüyorsa, kendisini doğru yola (kendi, doğrucuların köyüne) yönlendirecektir. Eğer ki yalan söylüyorsa, onu diğer köye (yani kendi yalancılar köyüne değil diğer, doğrucuların köyüne) yönlendirecek demektir..
  (Alternatif cevap; diğer kişi bana ne yapmamı söylerdi?)
  Sonuç olarak sevgili arkadaşlar yalan bir ilişkide aranızdaki şeylerin zamanla yozlaştığının belirtisi olarak ortaya çıkan şeydir. 
  Siz elinizden geldiği kadar doğruyu söyleyin, diğer seçeneğe asla ihtiyacınız olmadığını kısa zamanda fark edeceksiniz. 
  Hayat basittir. Nasıl yaşaman gerektiğini sana söyler ve doğal akışında ilerler sen ne yaparsan yap, yalanla bu akışı asla değiştiremez sadece enerjini sürekli emen bir kuyu açmış olursun..                                                                                                                              (Çetin TARI)

  
GÜNÜN VİDEOSU; 

KADIN İKNA EDİLMEK İÇİN YARATILMIŞ

GÜNÜN KARİKATÜRÜ;