7 Ekim 2013 Pazartesi

BİLİNMEYEN NO: 80

YAŞAMAK ŞAKAYA GELMEZ,, 

BÜYÜK BİR CİDDİYETLE YAŞAYACAKSIN,, 

DER NAZIM,,

(YAŞAMAYI CİDDİYE ALMALI..)
   (* Yazı işlerim dolayısıyla gecikti,, sayfaya giren arkadaşlar,, kusura bakmayınız lütfen, hemmen başlıyorum :)
.....
(SEÇİMLERİNİN YANLIŞ OLDUĞU SÖYLENECEK
AMA DENEKTEN VAZ GEÇMEYECEKSİN..)
  Son zamanlarda sıkça duyduğum 'Egon Yüksek!' sözlerinin (eleştiri olarak almıyorum zira pısırık olmaya tercih ederim..) ardından düşündüğümde, yapıyor olduğum işin (kişisel gelişime dair,, kendimle de hesaplaştığım yazılar yazmak..); 'yararlandığını ve bir şekilde kendilerini o gün iyi hissettiklerini' söyleyen arkadaşlarımı da hesaba katacak olursam (yine uzadı cümle) bir şekilde zaten hayatımızda var olması gereken bir durum olduğunu fark ediyorum..
   Bayan arkadaşlar genelde olmak üzere insanların (en azından okuyan ve iletişimde olduğum kişilerin) kendilerini geliştirme aşamasında araştırıp (hayatı hazır olarak almayıp) yargılamaya meyilli olmaları (benim gibi; o yüzden beni okuyorsun,, benziyor olmalıyız..) kişisel gelişime dair, yani yaşama sanatına dair bilgilerin: aslında her insana ulaşması gereken ciddi bir devlet hizmeti benzeri bir şey olması gibi büyük bir önem içerdiğini düşünüyorum..
   Tabi bu fark etme olayında itiraf edeyim ki yakın zamanda okuduğum ve anlaşılması en zor düşünürlerden (halk adamı) jean Jaques Rousseau'nun da aşağıdaki iletisi önem arz ediyor..
(KENDİ TECRÜBELERİN ESAS OLACAK,,
EN KÖTÜYÜ SEN BİLECEKSİN..)
   Kısaca Yaşama sanatı denilen uğraşın insanlara özellikle öğretilmesini salık veren düşünür benim yapmaya çalıştığım işin aslında ne büyük bir hizmetolduğunu (bir saniye egomu kontrol altına almaya çalışıyorum; Bürrs oğlum,, sakin,, geçti.. Tamamım..) belirtmiş, kısacık ama etkili yazısında..
(VE ÇOCUKLARIN DA YAŞAYARAK ÖĞRENECEK,,
DOĞRUYU SEN ANLATACAK VE YOLLARINDAN
ÇEKİLECEKSİN KANATLANMALARI İÇİN..)
  

 

  Yani sevgili arkadaşlar bizimkisi; geçici ömrün farkındalığını artırabilmek,, 
  an'a odaklanabilmeyi öğretmek ruhumuza 
  ve fani dertlerimizin aslında ne kadar önemsiz (ve geçici) olduklarını, şükretmenin faziletlerini ve başka türlü de,,
 ama gerçekten yaşanılabileceğini hatırlamaya çalışmak oluyor her sabah..
  
 En azından bir iki arkadaşın dahi bakış açısını o gün için değiştirebiliyor, aydınlatabiliyorsam hüzünle gölgelenmiş yüreklerini ne mutlu bana,, varsın egom tavan yapsın,, helal bana (Yine ego?)
   



"Bir çok insan matematiğin yasalarını bilir 
ve güzel sanatların birçoğunda beceri sahibidir. 
Fakat çoğu insan yaşamı yöneten yasalarla,
 yaşama sanatı denilen o güç sanat hakkında az şey bilir. 
Bir insan uçak yapabilir 
ve onunla bütün dünyayı baştan başa dolaşabilir.
 Fakat nasıl mutlu, 
başaralı ve memnun olunacağını öğreten 
o basit sanatın tamamıyla cahilidir. 
Sanatları öğrenirken 
listenin en başına 
yaşama sanatını koymayı unutma!"

(ENGELİN OLDUĞUNU MU DÜŞÜNÜYORSUN..)
   Samuel Butler, (Gerard Butler 'ın (300) amcası dermişim,, yersiz şaka;) "yaşamak kalabalık önünde tek başına keman çalmak, keman çalmayı da keman çalarken öğrenmektir" der.
   Yaşmak,, yaşarken öğrenilen bir şeydir ve bu konuda attığınız her adım sonsuz olasıktan oluşan bir lunapark gibidir.. Ön yargı denilen kısıtlamaların boyunduruğuna aldırmadığınız sürece önünüzde inanılmaz bir macera gibi uzanıverir sizi her defasında kendine çağıran..
(VELHASILI CİDDİYE ALACAKSIN YAŞAMAYI,,
 SENİNKİ DENEYİMLERİNLE VE CESARETİNLE
DOP DOLU SONLANACAK..)
   Tercih senindir,, yaşamayı öğrenmek ya da onlarla aynı şekilde ölmek,, ama hatırla çocukluğunu,, sen onlar gibi korkan kadercilerden değildin.. Seninle benziyoruz; biz kaderimizin efendisi olmaya çalışan azınlıktanız..
   Önünüzdeki seçenekleri değerlendirirken varoluşsal kaygılarla boğuşmayacağınız ama yaşama sanatını olabildiğince öğrendikten sonra yüzümüzdeki huzurlu gülümsemeyle bizi örnek gösterecekleri o yakın günleri görebilmemiz dileğiyle..
                                                                (Çetin TARI)



GÜNÜN VİDEOSU: 

NAZIM HİKMET; YAŞAMAYA DAİR..



GÜNÜN KARİKATÜRÜ:)





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder