19 Mayıs 2014 Pazartesi

BİLİNMEYEN NO: 132



BUGÜN BİR DAHA OLAMAYACAĞIN KADAR GENÇSİN,, YARININ HATIRINA KIYMETİNİ BİL..
YA DA DAMDAN DÜŞENİN MACERALARI?


(DAMDAN DÜŞENİ DİNLE...)
   Anlaşılması en zor dünürlerden Fransız filozof Jean Jacques Rousseau der ki;
   "Bir çok insan matematiğin yasalarını bilir ve güzel sanatların birçoğunda beceri sahibidir. Fakat çoğu insan yaşamı yöneten yasalarla, yaşama sanatı denilen o güç sanat hakkında az şey bilir. 
   Bir insan uçak yapabilir ve onunla bütün dünyayı baştan başa dolaşabilir. Fakat nasıl mutlu, başaralı ve memnun olunacağını öğreten o basit sanatın tamamıyla cahilidir. Sanatları öğrenirken listenin en başına yaşama sanatını koymayı unutma!"
(SEVGİ VAR OLDUĞUN ANA ÇEKER SENİ)
   Yaşama sanatıyla ilgili yazmak eğer becerebiliyor isem en sağaltıcı terapilerden biridir ve bilimsel düşünceye inanan benim gibiler için okumak kişisel ve olumsuz psikolojik arazları giderebilme ve tedavi gücüne sahiptir ki bu; adıyla okuyarak kişinin kendi kendini iyileştirmesi (Ben sağlamım diye sazanlık yapmayasın, toplumumuzun %90'ından fazlasında az veya çok bir psikolojik sıkıntı bulunmaktadır, kabul etmemek en büyük belirtidir, ona göre;) anlamına gelen Biblioterapi olarak adlandırılır...
   Bu haliyle 'sen psikolog musun be gardaşım' da diyebilirsiniz tabi ama o zamanda Hoca Nasrettin'i hatırlatmak isterim size;
    ''Bana bir hekim değil damdan düşmüş birini bulun'' diyen...
(SAHİP OLDUĞUN EN YAKIN DOSTUNA İYİ DAVRAN,,
ONUN İÇİN SPOR YAP)
   Velhasılı sevgili arkadaşım (Bilen bilir, burada seslendiğim 'sen' aslında sen değilsindir, seslendiğim kendi iç dünyam,  kendi araf'ımdır aslında, sen buna eşlik ederde bana sohbet anlamında yarenlik eder ve şunu beğendim gibi bir tespitte bulunursan da ne mutlu, harika olur tabi...)  yazılarımı kendim ve damdan düşmüş insanlar için yazacağım yine.
   Bu arada yine arkadaşlar edineceğim okumayı seven ve yine bir iki kişinin tam da yarasına dokunacağım uyandırmacasına onu. 
(EĞER MÜMKÜNSE ZAMAN KAYBETME) 
   Zira herkesin bir trajedisi olduğunu biliyor olmam dahi büyük bir adımdır bana güvenmeniz ve benle diğerleri arasında...
   Diğer yandan olabildiğince periyodik bir kişisel gelişim kitabı yazacağız burada sizlerle bir taslak halinde ve yazdıklarımı biraz daha allayıp pullayıp kendimce kotaracağım sonra. 
   Ve en sonrası? Artık şansımıza...
    O yüzden 'ben şu konuyu hatırlıyorum galiba' deyip benim hevesimi kırmayasın sakın. Onlar en önemli ve hatırlanması gereken şeyler olacaktır zira. 
   Hem beynin çalışma prensibini unutmayasın; tekrar yoksa bilgiyi silmek üzere programlanmıştı o elbette ve tabi kendini koruyabilmek için...
(HAYATI GÖREBİLMEK İÇİN ÇABA HARCA,,
YA DA BAŞINI KALDIR ÖRNEĞİN...)
   Ve sevgili arkadaşım en başa dönecek olursak nihayet amacımız yaşama sanatını öğrenebilmek adına çabalamak ve becerebilirsek eğer deneyimlemek olacaktır bunları. 
   Mutluluk denen şeyi nihai bir hedef olarak değil belki ama en basitinden kronik mutsuzluktan muaf olabilmek adına mekanizmalarıyla öğrenmeye çalışacağız. 
   Fakat ikinci kere tekrar edeyim ki sana, buradaki asıl amaç bunu benim becerebilmemdir öncelikle zira  eğer birbirimizden yok ise bir farkımız ve aslında aslında hepimiz bir ve aynı bütünün parçalarıysak eğer, bundan senin de nasiplenmen hepimizi mutlu edecektir...
  
    İçinde bulunduğun anın farkına varabilmen ve sonsuzluğunu yaşayabilmen dileğiyle...
(Çetin TARI)




GÜNÜN MOTİVASYONU:

''İnsan olmak ve hayatı hayvanlardan daha az anlamak ne hazin şey...'' 
(P.İstrati) 

GÜNÜN KARİKATÜRÜ:

YÜZÜ ÇİRKİNMİŞ ;)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder