BİLİNMEYEN NO; 16

HERKES GİBİ OLMAN GEREKMİYOR; 

AKSİNİ DÜŞÜN

(SPORCU GİBİ YAŞAMAK;
ZOR AMA OLMASI GEREKEN)

  bu sabah sizlere Kızılay da ki Alkım kitap evi (5 veya 6 yıl önce?) kapanırken (üzücü) yarı fiyatına aldığım pek çok kitaptan en incesi içinde geçen kısa bir hikayeden, daha doğrusu, onun araştırdığım daha geniş bir versiyonundan bahsedeceğim. 
  Ama önce ilk soru; Gerek var mıdır, böyle gelmiş böyle gider anlayışıyla daha önce yapılmış, denenmiş (garantili?) yolları varken farklı düşünmeye ya da risk almaya? 

(HERKESLE AYNI BAKARSAN GELİŞİM FIRSATINI
GÖREMEZSİN, SEN SOLDAKİ KUŞ OL..)

  Hem herkes de böyle düşünüyorsa, olabilecek en iyi şey bu değil midir? 
  Ben sorgulamadan kabul eder ve toplumun normları dışına çıkmayı asla aklımdan bile geçirmeyerek (sürü psikolojisi)  bana verilenleri öylece kabul ederim neme lazım..

(BAZEN FARKLI DÜŞÜNMEYİ AKIL EDEN
İLK KİŞİ TÜM HEDİYEYİ ALIR)

 
  'Ayrıca Çetin'ciğim unutmadan şunu da ekleyeyim; değişim ya da farklı düşünmek bizi toplumdan öteler ve yalnızlaştırır..' diyen ve buna gerçekten inananlardan mısınız?
  O halde 1968 olimpiyatlarında geçen şu hikaye farklı düşünmenin sonuçlarıyla ilgili bir ilham sahibi olmanıza yardımcı olabilir..
  Gençlik yıllarında pek çok spor dalı denemiş ve başarılı olamamış Dick Fosbury sonunda yüksek atlamada karar kılar.
  
  O tarihlerde yüksek atlamada her ikisi de yüzün çıtaya dönük olduğu bir sıçrama biçimine sahip iki yüksek atlama stili (Western roll ve makas stili) vardı ve işin kötüsü sporcumuzun yüksek atlamada en iyi derecesi 1.63 cm dir ki bu, o zamanın dünya rekorunun tam 60 cm altındadır. 
  Yani anlayacağınız gibi adamımızın olimpiyatlara gidince birinci (hatta 2. ya da 3. bile) olamayacağı aşikar durumdadır..

(O ZAMANIN YÜZÜ ÇITAYA DÖNÜK ATLAMA STİLİ)

  Fakat başlığımıza ilham vermiş sıra dışı adamlardan biri olan (ama sıradan bir atlet) Dick Fosbury , olimpiyat antrenmanlarını yaparken antrenöründen gizli, farklı bir şey üzerinde çalışmaya başlar; herkesin düşündüğü gibi düşünmeyi bırakarak sorgulamaya koyulmuştur; 
  tam aksi istikamette davranılsa yani tam tersi şekilde atlarsam ne olur?
  

(İSTER BAŞARACAĞINI DÜŞÜN, İSTER BAŞARAMAYACAĞINI;
HER İKİ DURUMDA DA HAKLISIN) 

  İşte daha önce denenmemişi denemeyi göze alan ve tam tersini düşünen Fosbury yeni bulduğu bu atlayış stiliyle (kendi adıyla anılır) çıtaya sırtını dönerek önce omuzlarını, sonra da kalçasını ve bacaklarını engelden geçirmeyi deniyor ve bir süre sonra da tekniği daha uygun ve mükemmel bir hale getirmeyi başarıyordu..
  Ve takvimler 1968 Meksika Olimpiyatları zamanını gösterdiğinde yüksek atlama dalında pek tanınmamış bir atlet çıtaya yaklaştı..
  

(Dick Fosbury'un o güne kadar denenmeyen sırt üstü atlayışı 1968)

  O güne kadar görülenlerin tam tersi bir atlayışla çıtayı geçen atletimiz tam 2, 24 cm ile inanılmaz bir dünya rekoru kırdı zira o güne kadar ki rekor sadece    1.73 cm idi..

(ÖNCE HAYAL GÜCÜ FETHETTİ AY'I,
 JULES VERNE İLE)

 
  Uyguladığı aslında basit bir düşünce tekniğiydi sadece; aksini düşünmek, fakat bu düşünce tekniği daha sonra bir sıçrama tekniğine (gerçek hayata) dönüşüvermişti..

  Fosbury, insan oğlunun o güne kadar ulaşabildiği en yüksek seviyeye sıçramıştı ama şüphesiz herkes gibi düşünse ve sorgulamasa bu rüyayı sınırlı yetenekleriyle asla gerçekleştiremeyecekti..
  
  O aslında mükemmelliği hedeflememişti, sadece farklı düşünerek bir şekilde işe başladı ve  işini (yoldayken) düzeltmeye koyuldu..

 O halde bundan böyle ama özellikle bu sabah  her neyse kafanızdaki sorun,  bu sıra dışı düşünceye bir şans verip, konforlu bölgenizden başka bir evrene adım atınız...  
  

           Eğer daima doğru,

 risksiz ve herkesin verdiği kararları alırsan, 

      sende onlardan biri olur ve 

        asla yükseğe sıçrayamazsın...

                                                                             (Çetin TARI)

GÜNÜN VİDEOSU; 

DİCK FOSBURY'NİN MEXICO 1968  ATLAYIŞI

GÜNÜN KARİKATÜRÜ;